Doğum tecrübesi her kadın için farklıdır. Hamilelik süresince bir çok kadın size hamilelik sürecini anlatacaktır. Bunların bazılarının çok rahat doğum yaptığını, bir kısmının ise çok zor ve tehlikeli bir doğum süreci geçirdiğini fark edeceksiniz. Bu duruma neden olan şey doğum olayının her kadından farklı olmasıdır. Doğumun zorluk seviyesi annenin genetik yapısından kaçıncı çocuğu doğurduğuna, doğumun yaşandığı mevsimden şansa kadar bir çok faktörün etkili olduğu bir süreçtir.
Doğumun Yaklaştığını Nasıl Anlarız?
Doğumun son haftalarında bebek diyaframı iyice sıkıştırır. Bu nedenle nefes darlığı yaşarsınız ve evde veya ofiste durmak istemezsiniz. Temiz havaya çıkmanız ve bu durumu fazla kafaya takmamanız yararlı olacaktır. Bir süre sonra bebek rahim kanalına düşer. Bu durumda nefeste rahatlama ve bir miktar hafiflik hissedersiniz. Ancak doğumun yaklaşmaları belirtileri arasında gösterilen sık sık idrara çıkma çocuğun mesaneye baskı yapması sonrası artar. Bu durumdan sonra önce çocuğu dış etkilerden koruyan mukusumsu sıvı rahim dışına akar. Buna nişan gelmesi de denir. 35. haftadan sonra belirlenmesi mümkün olmayan bir durumda aminyon torbası patlar ve buna da su gelmesi denir. Çocuğun gelmesi artık an meselesidir. Aminyon torbasının patlaması ile bebeği koruyan hiçbir şey kalmaz. Bu nedenle su gelmesi sonrası tampon kullanmak çok tehlikelidir.
